Aile içinde yaşanan her türlü problemin ele alındığı bir hukuk dalı olan aile hukuku, aile birliğinin daha mutlu ve huzurlu olmasını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Son yıllarda tüm dünyada boşanma oranları artış göstermektedir. Türkiye’de de birçok çift çeşitli nedenlerden ötürü boşanmak için hukuk bürolarının yolunu tutmaktadır. Bu yazınım devamında boşanma aşamasında olan çiftlerin, süreç boyunca karşılaşabileceği durumlar ve bu süreçte neler yapılması gerektiği hakkında bilgiler vereceğim.

Aile Hukuku Nedir?

Aile hukuku, aile bireylerinin aralarında yaşanan bir takım anlaşmazlıklar sonucunda yaşanan problemleri ele alarak en doğru şekilde çözülmesini sağlamaktadır. Aile birliği düzeninin sağlanmasını gerektiren bütün konulardan aile mahkemeleri sorumludur. Bu nedenle aile birliği düzenin nasıl sağlanması ve korunması gerektiği hakkında bütün bilgileri aile hukuku bize sunmaktadır.

Son yıllarda giderek artan boşanma davaları, pek çok sorunu beraberinde getirmektedir. Hem tarafların hem çocukların psikolojik olarak son derece yıprandığı bir dönem olan boşanma sürecinde, her bir aile üyesinin hakkını koruyarak boşanmanın en doğru şekilde sonlandırılması büyük bir önem taşımaktadır. Anlaşmalı olarak gerçekleşen boşanma davaları kısa sürede sonuçlanırken, anlaşmasız boşanma davaları için tarafları uzun ve zorlu bir süreç bekler. Bu sebepten ötürü taraflar kendi aralarında uzlaşırlarsa, boşanmayı en kısa sürede sonlandırabilir ve bu süreci en az problemle bitirebilirler. Aksi taktirde davanın uzamasının yanı sıra çocuklar bu süreçte kimin tarafında olacaklarını şaşırarak psikolojik açıdan birçok sorun yaşayabilmektedir.

Aile birliği düzenini sağlayabilmek için öncelikle boşanmanın nedeni üzerinde duruyoruz. Boşanmanının nedenine göre aile birliği düzeninin nasıl en doğru şekilde sağlanabileceğine ve korunabileceğine karar veriyoruz. Eğer ortada çocuk varsa, çocukların velayetinin kime verileceğine dair anlaşmazlıklarda çözüm sağlamaya çalışıyoruz. Bunun yanı sıra nafaka sorunlarını da çözüme kavuşturmak için çaba sarf ediyoruz.

Aile Hukukunun İçerdiği Bir Takım Konular

Aile Konutu

Resmi olarak evli olan çiftlerin sürekli beraber yaşadıkları ev aile konutudur. Eşlerin birden fazla eve sahip olması durumunda yine en çok birlikte bulundukları ev aile konutu olarak geçmektedir. Her iki eş de birbirlerinin rızası olmadan konut üzerinde herhangi bir işlem yapamaz. Aile konutu ile ilgili yaşanan problemler aile hukuku ile çözüme kavuşturulmaktadır.

Aldatma Durumu

Eşlerin birbirlerini aldatması durumu, aile birliğine karşı yapılmış en büyük hakaret ve sadakatsizlik olduğu için kesinlikle bir boşanma sebebidir. Hakim ortada bir aldatma durumunun olmasına ikna olduğu taktirde evliliği sonlandırmaktadır. Ancak bunun için boşanmak isteyen tarafın hukuka uygun olarak kanıtlarla ispatlaması gerekmektedir. Bu kanıtlar için aldatan eşin üçüncü bir kişi ile tenha yerlerde birlikte görülmesi, samimi fotoğraflar çektirmesi ve sık sık telefonla konuşması bile yeterli olmaktadır.

Eşlerden Birinin Akıl Hastalığına Yakalanması

Akıl hastası olan eşten ötürü evlilikte ciddi sorunlar yaşanıyorsa, bu durumda boşanma gerçekleştirilebilir. Ancak hasta olan eş doğru kararlar alamadığından boşanma anlaşmalı olarak gerçekleştirilemez. Akıl sağlığının resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmesi durumunda karşı taraf dava açma hakkına sahiptir. Buna karşın tedavi edilebilir hastalık ve eş tedavi olmayı reddetmediği taktirde bu durum boşanma sebebi olarak görülmemektedir.

Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılması

Davalının az da olsa bir kusurunun olması, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına yol açtığından boşanma davası açılabilmektedir. Aile içinde yaşanan baskı ve duygusal şiddet uygulamaları evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olmaktadır. Bu yüzden karşı taraf boşanma davası açma hakkına sahiptir. Ancak hakim, davayı reddedebilir. Bu durumda davanın reddedilmesinde itibaren üç yıl içerisinde yine evlilik birliğinin temelinin sarsıldığı görülüyorsa, eşlerden biri istediği taktirde boşanma gerçekleşmektedir.

Eşlerden Birinin Diğerinin Hayatına Kast Etmesi

Eşlerin birbirlerinin hayatını sonlandırmak için yaptıkları eylemler, Medeni Kanun’da boşanma sebeplerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte eşi,  bile bile ölüme terk etme durumunda da boşanma davası açılabilmektedir.

Nafaka Ödemesi

Boşanma davalarının ardından nafaka bağlanması söz konusudur. Boşanmanın nedenine ve durumuna göre tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası çeşitleri bulunmaktadır. Nafaka ödemesi gereken taraf nafakayı ödemediği taktirde karşı taraf icra mahkemesine şikayette bulunabilmektedir.

Tazminat Hakkı

Eşlerden birinin diğerini herhangi bir neden olmadan evden kovması kişiliğe yönelik bir saldırı olarak kabul edilmektedir. Bundan ötürü kovulan eş mahkemeye maddi manevi tazminat talebinde bulunabilir. Ancak bunun için öncelikle boşanma davası açmak gerekmektedir.

Eşlerin Birbirlerine Karşı Onur Kırıcı Davranışlarda Bulunması

Eşlerin birbirleriyle başkalarının yanında aşağılayıcı bir şekilde konuşması, onur kırıcı bir davranış sayılarak boşanma sebeplerinden biri olmaktadır. Bu yüzden hakarete uğramış eş onur kırıcı davranış nedeniyle dava açabilmektedir.

Suç İşleme Sebebiyle Boşanma

Eşlerden birinin herhangi bir suç sayılacak durumlar içinde bulunması bir boşanma sebebidir. Bunlar, hırsızlık ve dolandırıcılık gibi suçlardır.

Şiddet Uygulaması

Aile içinde yaşanan duygusal şiddet, ekonomik şiddet, görsel şiddet, cinsel şiddet, sosyal şiddet ve fiziksel şiddet Türk Medeni Kanunu tarafından boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir.

Çocukların Velayetinin Verilmesi

Hakim çocukların velayetine karar verirken çocuğun menfaatini göz önünde bulundurmaktadır. Velayet verilen kişi çocuğu korumanın yanı sıra eğitimi ve sosyal hayatındaki bütün ihtiyaçları karşılayabilecek durumda olması gerekmektedir.